Yapay zekâ sohbet robotları, müşteri desteğinden içerik oluşturmaya, bilgi aramadan çeviri yapmaya kadar birçok alanda devrim olarak nitelendiriliyor. İnsan dilini anlamlandırabilen bu robotlar, kullanıcılarla doğal bir etkileşim kurarken zamandan tasarruf sağlıyor ve verimliliği artırıyor. Ancak bu güçlü araçların veri güvenliği ve gizlilik konularında doğru yaklaşımlarla yönetilmesi büyük önem taşıyor. Kişisel Veirlerin Korunması Kurumu sohbet robotları ile ilgili yayımlamış olduğu bilgi notunda da bu noktalara değiniyor.
Sohbet robotları, kullanıcının yazılı ya da sesli komutlarını analiz ederek ilgili yanıtları verir. Bu işleyişte, doğal dil işleme (NLP), doğal dil anlama (NLU) ve doğal dil üretme (NLG) teknolojileri devreye girer. Yapay zekâ destekli robotlar, kullanıcı talebini anlar, bağlamı değerlendirir ve anlamlı bir çıktı üretir. Bu özellikleri sayesinde, ChatGPT, Alexa ve Siri gibi robotlar, kullanıcıların günlük hayatına kolaylıkla adapte olabilmiştir.Ve bu sayede bizimle tıpkı bizim gibi konuşabilir.
Tabi yapay zekâ destekli sohbet robotlarının, erişim kolaylığı ile kullanıcıların 7/24 destek almasını sağladığı gibi, talebe anında cevap alabildikleri için bilgiye ulaşmak veya sorunlarını çözmek için daha az zaman harcamaları insanların tıpkı bir bilgisayar gibi günlük hayatlarında sohbet robotlarının da hayatın bir parçası olmasını sağlamıştır. İşletmeler için müşteri desteği sağlama maliyetlerini düşüren bu robotlar, aynı zamanda hızlı çözüm sunarak kullanıcı memnuniyetini artırmakla kalmadığı gibi her bir kullanıcı etkileşiminden öğrenen yapay zekâ robotları, sürekli gelişir ve kişiye özel yanıtlar vermeye başlar. Bu, kullanıcı deneyimini daha kişisel ve etkili hale getirdiği için de aslında sohbet robotlarının da müşterisi olarak değerlendirilebilecek olan bizlerin memnuniyetini artırır.
Tabi hayatımızın oldukça içinde olan bu sohbet robotlarının işleyebilmesi için kullanıcılardan aldığı veriler kritik öneme sahiptir. Bu kapsamda hızlı sonuç almak için çoğunlukla hiçbir denetim yapmadan veriyi direkt sohbet robotuna aktardığımız, hatta özel nitelikli kişisel verilerimiz olan sağlık verilerimizi de ChatGPT’ye atarak yorumlattığımız olmuştur. Sohbet robotları istediğimiz sonuçları vermek için IP adresi, hesap bilgileri, mesaj içerikleri, gönderilen metinde ve belgelerde yer alan kişisel veriler gibi çeşitli bilgileri toplar ve işler. Ancak, bu verilerin kötüye kullanımı veya güvenlik açıkları, ciddi gizlilik sorunlarına yol açabilir. Bu nedenle, sohbet robotu kullanan şirketlerin ve geliştiricilerin, verilerin nasıl işlendiği, ne kadar süreyle saklandığı ve hangi amaçlarla kullanıldığı gibi konularda şeffaf olması gerekir. .
Sohbet robotları her ne kadar hızlı destek sağlama, bilgiye anında erişim ve işlem kolaylığı sunma gibi avantajlara sahip olsa da, bu etkileşimlerde dikkat edilmesi gereken çok kritik bir nokta var: Gereksiz veya aşırı bilgi paylaşımından kaçınmak!
Sohbet robotlarıyla yapılan konuşmalarda, farkında olmadan fazla veya hassas bilgi paylaşmak, siber saldırganlar için bir açık kapı bırakabilir. Örneğin, bir müşteri hizmetleri chatbot’u ile konuşurken sıradan bir bilgi gibi görünen bazı kişisel ayrıntıları paylaşmak, uygun güvenlik önlemleri alınmadığında, sizin hakkınızda daha geniş bir veri setinin parçası haline gelebilir. Bu gibi durumlar, veri ihlallerine ve kimlik hırsızlığına kadar gidebilecek ciddi güvenlik risklerini beraberinde getirebilir.
Güçlü bir farkındalık, bu tehlikelerin önlenmesi için ilk ve en önemli adımı oluşturur. Kullanıcılar, hangi bilgilerin paylaşıldığını, sohbet robotunun hangi bilgileri kayıt altına aldığını ve bu verilerin nasıl kullanılabileceğini her zaman göz önünde bulundurmalıdır.
Sohbet robotuyla herhangi bir şey paylaşıldığında, “Bu bilgi başka bir yerde kötüye kullanılsa beni nasıl etkiler?” sorusunu sormak çok değerli bir güvenlik filtresi olarak kullanılabilir. Şayet o bilgiden başka bir bilgiye erişim sağlanabiliyorsa ya da o bilgi direkt olarak kötü amaçla kullanıldığında beni maddi veya manevi zarara uğratabilecekse bu bilgi sohbet robotuyla paylaşılmaması gereken bir bilgidir.
Unutmamak gerekir ki, bu akıllı teknolojilerin sunduğu kolaylık, veri güvenliği konusunda farkındalığınızla birleştiğinde daha güvenli ve sağlıklı bir dijital deneyim yaşatır. Sohbet robotlarıyla her etkileşiminizde kontrollü olmak ve paylaşımlarımızı akıllıca yönetmek gerekir.
Elbette, burada kullanıcı farkındalığı kadar, sohbet robotu geliştiricilerine düşen sorumluluklar da kritik bir öneme sahip. Kullanıcıların güvenliğini sağlamak, yalnızca onların dikkatli olmasına değil, geliştiricilerin proaktif ve etik bir yaklaşım benimsemesine de bağlıdır.
Geliştiriciler, güvenlik ve gizlilik gereksinimlerini ürünün tasarım aşamasından itibaren dikkate almalı ve kişisel verilerin işlenmesi konusunda uluslararası güvenlik standartlarına ve yerel yasal düzenlemelere tam uyum sağlamalıdır. Bu, kullanıcı verilerinin yalnızca korunması değil, aynı zamanda şeffaf bir şekilde yönetilmesi için gereklidir. Kullanıcıların hangi verilerin toplandığı, nasıl kullanıldığı ve ne kadar süreyle saklandığı konusunda bilgilendirilmesi, kullanıcı-geliştirici arasındaki güveni güçlendirir.
Özellikle çocuk kullanıcılar söz konusu olduğunda, yaş doğrulaması gibi ekstra önlemler almak büyük önem taşır. Çocukların dijital ortamda güvenli bir deneyim yaşayabilmeleri için, yalnızca yaş doğrulaması yapmakla kalmayıp, aynı zamanda çocukların verilerinin minimum düzeyde ve sadece gerekli olduğunda işlenmesi sağlanmalıdır.
Özetle, geliştiricilerin güvenliğe yönelik proaktif yaklaşımları ile birlikte bu güçlü araçların güvenli ve bilinçli bir şekilde kullanılması, hem kullanıcıların mahremiyetini korur hem de yapay zekânın güvenilirliğini artırır.
Av.İlayda Döldöş